17 Haziran 2011 Cuma

MY MARINA CLUB, EKİNCİK - 'İLK GÖRÜŞTE AŞK'

MARMARİS - EKİNCİK ETABI

04.06.2011

Mesafe 20dm, rüzgar GB 13-15knot, dalga 1,5-2m, hava güneşli, yelken seyri

İlk gün Albatros Marina'da öğleden sonraya kadar teknemiz Hadar'ı tanımak ve yerleşmekle geçti. Tekneyi Offshore Sailing yetkililerinden teslim almadan önce kontrolleri yaptık ve ekipman listesinin üzerinden geçtik. Hadar’la bir sene önce seyir yapmış olmamıza rağmen pek çok özelliğini unutmuştuk. Yiyecek, içecek ve diğer malzemeleri yerleştirdik. Ekip kamaralara yerleşti.



Teknedeki hazırlıkları tamamladıktan sonra avara etmek üzere motoru çalıştırdık. Rüzgar Lodos’tan 3 beaufort esiyordu. Albatros Marina’da manevra alanı dar olmasına rağmen rahatça Hadar’ı çıkardık. Anayelkeni ve genoayı basıp Marmaris koyundan boğaza doğru seyre koyulduk. Saat öğleden sonra üçtü.

Marmaris koyunun dışında açık denize çıkınca geniş apaz seyre geçip rotayı Köyceğiz körfezindeki Ekincik koyuna çevirdik. Hadar 10.5 knot’a çıkan hızıyla dalgaların üzerinde kayıyordu. Teknenin bordasında kocaman harflerle yazan ‘Offshore Sailing Team’ yazısını henüz fark etmemiş olmamıza rağmen bir açık deniz yarış ekibi hızıyla yol alıyorduk. Keyfimiz yerindeydi.

Gülören ve Dolunay, aldıkları ilacın da etkisiyle, sanki bütün yılın yorgunluğunu atarmış gibi derin bir uykuya daldılar. Arada kavança atarken uyanıp yelkenleri ayarlayıp tekrar uyuyorlardı. Arkamızda bıraktığımız telaştan sonra sadece su sesinin olduğu beşik gibi sallanan teknede insanın gözünü açık tutması gerçekten zordu. Duygu da arada gözlerini kapattı. Yaklaşık dört saatlik seyirden sonra Güdük kayalıklarının ve Kızılburnun açığından geçerek Köyceğiz limanına girdik.
Ekincik’te Maden İskelesi koyundaki My Marina Club için hissettiklerimizi ‘ilk görüşte aşk’ diye tasvir edebilirim. Heybetli kayalık yarın altındaki ormanlık yamaçta saklı küçük ahşap binalar ve mavi-yeşil denize uzanan T şeklindeki iskeleden oluşan tesise akşam yedide bağlandık. Kibar bir karşılamadan sonra tekneyi elektriğe bağladık. Hamam terlikleriyle girilen duşlarda günün yorgunluğunu attık. Koyun karşı kıyılarında çam ormanı sahile kadar iniyordu. Arada burnumuza yoğun çam kokusu geliyordu.


Akşam yemeği için yamaçtaki lokantaya çıktık. İnce detaylarla süslü ahşap çatının altındaki terasta meze ve balıktan oluşan lezzetli yemeğimizi yedik. My Marina Club'a dönüşte mutlaka tekrar uğramaya karar vermiştik.


Resimler: Dolunay Özbek, Duygu Yalçın, Aylin Şasa

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder