16-22.06.2012 - DÖRDÜNCÜ GÜN
KNİDOS - NİSİROS ETABI (Yaklaşık 10nm, rüzgar BKB 15-18knot,
dalga 1-1,5m)
Pali limanı, Nisiros
19.06.2012
Knidos’un turkuaz rengi denizi çok hoşumuza gittiği için
sabahı burada yüzerek geçirip öğleden sonra rüzgar kuvvetlenince yola çıkmaya
karar vermiştik. Nisiros’a mesafe uzun değildi. Knidos’un keyfini
çıkarabilirdik. Sabah sekizde İhsan Bey yeni su pompasıyla birlikte Knidos’a geldi. İskeleye yanaşıp kısa sürede tamiratı tamamladık ve musluklardan su akmaya başladı. Bu arada su sepolarımızı doldurduk. İhsan Bey gittikten sonra iskeleden ayrılıp tekrar demir attık. Denize girip yüzdükten sonra yemek hazırladık. Hafif öğle yemeği menüsünde menemen vardı.
Öğleden sonra ikide yelken basıp rotayı Nisiros’a çevirdik.
Rüzgar BKB’dan 15-18 knot hızında istikrarlı esiyordu. Her zamanki gibi hafif
dalga çıkmıştı. Yelkenlere camadan vurup volta atarak keyifli orsa seyirle iki
buçuk saatte Nisiros önlerine geldik. Dört buçukta Nisiros’taki Pali limanının
girişindeydik. Pali Nisiros’un Kuzeydoğusundaki küçük bir liman. Adanın asıl
limanı 2.5nm Batıda bulunuyor. Ama kitaplarda tavsiye edilen Pali daha sakin ve
şirin. Demir atıp kıçtankara yanaştığımızda saat beşti.
Nisiros ziyaret ettiğimiz diğer bazı adalarda farklı olarak ağaçlık
ve yeşilliklerle kaplıydı. Adanın ortasında aktif bir volkan krateri vardı.
Araba kiralayıp volkana çıktık. Volkanın ortasındaki düz ve geniş arazinin
çevresi dik ve yüksek yamaçlarla çevrili. Bu düz arazinin içinde 30-40m
derinliğinde ve yaklaşık 200-250m genişliğinde içi değişik renklerde tozlar ve
taşlarla kaplı bir krater var. Bu kraterin dibine indik. Yer beyaz bir tozla
kaplıydı. Yoğun bir sülfür kokusu ve ısı yayılıyordu. Etrafında sapsarı sülfür
tozu birikmiş deliklerden duman çıkıyordu. Kraterin içinde olmak garip bir
duyguydu.
Güneş ufka doğru alçalırken kraterden çıkıp adanın en yüksek
noktalarından birinde kurulu olan Nikia köyüne ve daha da yüksekteki Ay Ioannes
Theologos manastırına çıktık. Mavi – beyaz renkteki tipik bir Yunan manastırı
olan yapının bahçesinden manzara muhteşemdi. Uzaktaki Tilos adası sanki
bulutların üzerinde asılı duruyordu. Uzun süre resim çektikten sonra güneş
batarken arabaya atlayıp limana döndük. Teknede duş aldıktan sonra limandaki
Christina’s Aphrodite lokantasında ızgara kalamar, salata, sebze ve ızgara
kılıç balığından oluşan harika bir yemek yedik. Akşam erken uyudum. Gece rüzgar
çıktı ama liman sakindi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder