Mesafe 10dm, rüzgar GB 10-12knot, dalga yok, hava güneşli, yelken seyri
06.06.2011Marmaris’ten çıktıktan iki gün sonra vardığımız Fethiye Körfezi’nde birkaç gün fazla zorlanmadan keyif için seyir yapmayı planlamıştık. Göbün koyunda öğleden sonraya kadar denize girip kitap okuyarak vakit geçirdikten sonra saat ikide toparlanıp iskeleden ayrıldık. Koyda geceleyen teknelerin çoğu önceden çıkmış olduğu için Göbün’ün tenha halinin keyfini çıkarma fırsatımız oldu böylece.
Koydan çıktıktan sonra bütün ekip teker teker tekneyle manevra çalışması yaptı. Herkes teknenin ileri yolda ve tornistanda dümene nasıl tepki verdiğini hissetmeye çalıştı. Böylece iskeleye yanaşma ve ayrılma manevralarında ne yapmak gerektiği konusunda herkes fikir sahibi oldu. Yarım saatlik çalışmadan sonra saat iki buçukta Darboğaz’dan Fethiye Körfezi’ne çıkıp yelkenleri bastık. Geniş apaz seyirde yaklaşık iki saatte Şahin Burnu’nu dönüp Turunç Pınarı koyundaki Balıkçı Osman’ın iskelesine bağlandık. Yanaşma manevrasını Duygu yaptı.
Turunç Pınarı, karadan yol bağlantısı olmayan ve iki kayalık yar arasında yeralan kendi su kaynağına sahip bir vaha. Yüksek yamaçlardan masmavi denize uzanan ormanın kıyısında küçük ahşap binalardan oluşan Balıkçı Osman’ın yeri o kadar huzurluydu ki burada iki akşam kalmaya karar verdik. Emprenyeli ahşaptan yapılmış olan L şeklindeki yüzer iskelede bizim dışımızda dört tekne vardı. Kıyıda duş aldıktan sonra gün batarken lokantada ayırdığımız masamıza oturduk. Hepsi son derece lezzetli olan mezelerden sonra Balıkçı Osman’ın spesiyalitesi olan balıkçı kebabına geçtik. Taş fırında baharatlarla pişirilen balıkçı kebabına bayıldık. Böylece ertesi akşam Turunç Pınarı’na geri dönmemiz kesinleşti.
Turunç Pınarı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder